26 Eylül 2011 Pazartesi

8 ÜLKE 24 ŞEHİR VE ÖZGÜRLÜK

Paris...
Belki yurtdışı seyahatimin ilk şehri, belki de geçirdiğim güzel zamanların etkisinden olcak; 
Paris benim için hala avrupanın en güzel ve özel şehridir!

Pariste kaldığım hostel  Caulaincourt  metro istasyonu yakınlarında ve çok nezih bir semtteydi.İlk gece hostelde tanıştığım amerikalı bir arkadaş grubuyla (Rian,Gigi,Monet,Kristen,Hugues ve Sean) gece 02:00 kadar eyfelin altında ucuz şarap ve bira içerek geçirmiş,metroya kaçak binmiş ve sanırım dünyanın en büyük lağım faresini görmüştüm.
Ertesi gün ilk edindiğim şehir rehberi ile  gezmeye başladım bu güzel şehri.Metro hattı o kadar gelişmiş ki, ilk başta biraz karışık gözükse de alışınca çok rahat.İlk durak Monalisa hanım teyzenin o meşhur tablösunun da içinde bulunduğu dünyanın sayılı müzelerinden Louve.

 Louve müzesini gezmek 18€ ama cuma günü akşam 5 den sonra öğrencilere bedava! Dur daha bitmedi.. Eğer Fransadan alınmış, geçerli bir schengen vizeniz varsa giriş bedava!!! Bende bu güzel bilgiyi bilet kuyruğundaki tatlı bir Hint kızından öğrendim ve 18€ vermekten kurtuldum.Buraya girmeden önce yanınıza biraz erzak alın, eğer sanat meraklısıysanız 1 gün gezmeniz için yeterli olmayabilir.Ben 5 saatte gezdim,sindire sindire yavaş yavaş...
*Venedikte aynı hostelde kaldığım vietnamlı arkadaş müzeyi 2 günde gezmiş,o mu abartmış, ben mi kısaltmışım karar veremedim :)

Eugene Delacroix'in *halka yol gösteren özgürlük* tablosu (1830)
Aynı gün ayaklarda derman kalmadığı için şuan tam olarak nerde olduğunu hatırlayamadığım bi yerde lunaparka giderek korku tünelimsi bişeye girdim, eğlendim de güzeldi..
Paris'te gece de tüm hızıyla devam ediyor, ben ikinci geceyi de eyfel civarında özellikle Trocadere meydanında eyfelin en güzel göründüğü yerde takılarak geçirdim.
Sonraki günlerde tam anlamıyla altını üstüne getirdim şehrin.Kaldığım hostelin yakınında bulunan  Montmarte ressamlar tepesinden şehri izledim,cumartesi pazarını gezdim,bisiklet kiralayıp sokaklarda kayboldum,eyfele tırmandım,tarihi yapıları fotoğrafladım..






#Paristeki bir french düğünü #
Paris'te gece sokakta yatmak bence tehlikeli çünkü her yer apaçi kaynıyor.Tren istasyonu bir alternatif ancak orası da gece kapatılıyor ve elinde kurt köpekli polisler tarafından kontrol ediliyor.Eğer sizi dışarı çıkarmak isterlerse, ki isteyecekler, interrail biletini polis şefine gösterip 'ben var yarın sabah brüksele gitmek' derseniz kalmanıza izin veriyor ancak dışarda değil trenin içinde :) Paris'ten Belçika'ya gitmek çok kolay ancak uyanık olmakta fayda var.Gişedeki bayana Brugge'a gitmek için bilet istediğimde  8€ supplement ödemem gerektiğini söylemiş bende itiraz etmiştim.Başka alternatif yol varmı diye sordum, biraz homurdanarak elime bileti verdi ve 3€ aldı.O an için tam olarak nereye gideceğimi bilmiyordum :) Meğerse bileti tgv ile 1 saatte gidilen Lille kentine kesmiş.Ardından Brüksele giden ücretsiz regionale trenine binerek 2 saatte Brugge'a vardım.:))
#Notre Dame katedrali#


Bu arada Paris -her ne kadar Barselona kadar olamasa da- gayet pahalı bir şehir.Paris hakkında ansiklopedik bilgi vermicem tabi ki ancak şunların yararı olabilir:
-Rossy de Gaulle havaliamnından şehir merkezi tren-metro karışımı bişeyle 1 saat sürüyor ve 8.5€ 
-Şehir içi tek binişlik metro ve otobüs bileti 1,7€
-Big Mac menü 12€
-Ortalama hostel fiyatı gecelik 25-35€ 
-Eyfel kulesine çıkmak asansörle 8€ yarısını yürüyerek yarısını asansörle 3,5€


Paris için bu kadar az şey yazılır mı yahu diyebilirsiniz daha önümüzde 24 şehir var yaz yaz bitmez bizim ki de can yahu!!!

Paris Top 3:

-süpersonik umumi tuvaletler

Hayatınızda ilk defa sokak ortasında tam otomatik umumi  tuvaletleri görebilirsiniz, sakin olun ve kullanın dönünce arkadaşlarınıza anlatabilirsiniz. :) 
 *bide fransızlar için tuvalet kültürü yok falan derlerdi, hadi ordan.




 -vişneli kola


şans eseri keşfettim ve Paris'ten başka hiç bir şehirde rastlamadım ona.
 annemin sırt çantama erzak olarak depoladığı cevizli kol börekleriyle güzel uyum sağladı.
 Türkiye'ye döndükten sonra gurbetçi edasıyla etrafımdakilere anlattığım içecek oldu kendileri.








-İspanyol zannedilmek 

 evet, buna hazırlıklı olmalısınız.Sizi ya ispanyol yada brezilyalı zannedecekler.Özellikle alışverişlerde pazarlık yaparken yüzünüze vuracaklar bu gerçeği.Sakin olmakta fayda var, Türk olduğunuzu söyleyin ve pazarlığa devam edin.Belki 20€ luk şapkayı 7€ ya almayı başarabilirsiniz. :))

İNTERRAİL HAZIRLIKLARI

                         İnterrail yapmak için gerekli tek şey var o da  'PARA !'


Ne kadar çok paranız varsa o kadar rahat ediyorsunuz interrail öncesinde ve sonrasında.Daha önceden biriktirdiğim para ancak tren biletini alabildiği için özel matematik dersi vermiştim :) Daha hazırlığa giderken çocuğun velisine (62 yaşında) 2. sınıfa gidiyorum diyerekten çocuğa (24 yaşında bir hostes)  mat 1 dersleri vererek  vize+çanta+uçak bileti parasını kazanmıştım.
Daha sonrasında kimileri için çok önemli olan ancak benim hiç umursamadığım  tek mi çift mi mevzuu başladı.Yani kime planımı anlatsam:
-tek mi gitceksin???
tepkisiyle karşılaştım.Gelecek kimse olmayınca n'apım, gezmeyim mi? 
sonuç olarak tek gitme odaklı planlarımı yapmaya başladım.


Şunu belirtmem gerekir ki  http://www.trenlegeziyorum.com/  benim için tam bir rehber kitap niteliğindeydi.
Uzun araştırmalar sonunda vizeyi en kolay Fransa veya İtalya konsolosluğundan alabileceğimi öğrendikten sonra tercihimi Fransa'dan kullandım ve rotamı ona göre çizdim.


İlk ciddi adım : Uçak bileti alma!
Evet ben bu adımı nisan ayının ortaları gibi, Onur air ile 16 temmuz 2010  16:50  İst-Paris uçak biletini alarak attım.Normalde thy ve air france de 500-600 tl ye satılan bileti 116 tl ye almıştım :)
Burada dikkat edilecek husus, çok ciddi bir araştırma yapmanız ve acele karar vermemeniz.Geri dönüşü de avrupanın en ucuz havayolu şirketlerinden olan Easy Jet ile İsviçre (basel)'den 95 tl'ye uçak bileti alarak yaptım.Paris'e 16 temmuzda gideceğim için 3 gün gezerim düşüncesiyle tren biletini 19 temmuzda başlayıp (3 gün boşa gitmesin) 19 ağustos bitiş (uçak biletini 1 gün sonrasına alın ki, son gittiğiniz şehirde de rahatca gezin) şeklinde aldım.Bu işte tamam, sıra çanta hazırlıklarında... 
Çanta işi kolay, paranız çoksa outdoor mağazalarından, paranız  azsa Mercan yokuşu'na gidip alıyorsunuz ..


Vize sorunsalı!
Bence interrail için en sıkıntılı konu vize almak!
Bir sürü evrak, görüşme, bankada iyice bir para olma sorunu vs. biraz sıkıntılı bir durum ancak çakallıklar burda da devreye giriyor.Bankada para göstermek için 3 kişinin hesaptaki paralarını ortak biyere aktarıp onu gösterdim :) kalcağım otellerin rezervasyonları istendi göstermelik rezervasyon yaptırıp (http://www.booking.com/) vizeyi aldıktan sonra iptal ettirdim ve 55 gün içinde 40 gün kullanımlık single vizemi aldım :)
Herşey tamam, sıra uçuş gününü beklemekte..


Rota hazırlayabilme sanatı!
Evet bence tam bir sanat ve beceri işi.Herkes heryeri görmek ister ancak başaramaz.Başarmak için bir planınızın olması gerekir.Ben yolculuktan önce uçuş gününe kadar en çok bu konu üstünde yoğunlaştım denebilir.Tam olarak nereye gitmek istiyorum???
Bunun akabinde planım şu şekildeydi:







Paris (3)*-Brugge(1)-Brüksel(1)*-Nantes(1)*-San Sebastian(2)-Madrid(1)-Lizbon(1)-Porto(1)-Sevilla(1)-Barselona(2)
Nice(2)*-Floransa(2)*-Roma(2)*-Venedik(2)*-Trieste(1)*-Ljubljana(2)*
Bled(1)-Münih(1)*-Berlin(2)*-Stutgart(1)*-Nünberg(1)*
Bern(1)*-Luzern(1)*-Basel(1)*

* işareti o gece dışarıda kaldığım şehirler.